Sultan Selahaddin Kürdi (Selahaddin-i Eyyubi ile karıştırılmamalıdır) lakaplı Emir İsa M.S. 1056 yılında Diyarbakır eyaletine bağlı Dinbil kalesinde dünyaya gelmiş ve 1122 yılında Tebriz'de vefat etmiştir., Tarih-i Aksidi kitabına göre, Selçuklu Hükümdarı Sultan Sencer'in çağdaşı olup, Halife Muhammed Şafii lakaplı Emir Yahya Kürd'ün oğludur. Ebu Musa-i Sani (2.Musa)ve Malik Salih, Emir İsa'nın diğer unvanlarıdır. Zamanının ünlü hükümdarlarından olup, çeşitli yabancı kaynaklarda adı geçmiş, pek çok şair şiirlerinde ondan söz etmiştir.
Tarih-i İhsan el-Kasas'a göre Emir İsa yönetimi boyunca Frengiler ile savaş halindeydi ve onları kontrolü altındaki Suriye, Halep ve Ermenistan dahil topraklarından sürdü. Hükümdarlığı sırasında tamamen "bağımsız" kalıp hiçbir krala itaat etmedi.
Ana ikametgahı Dinbil Kalesi idi.Ancak, gerek Selcukluların yönetimi, gerek korkunç bir deprem felaketi ve gerekse iklim şartlarından kaynaklanan kıtlık nedeniyle,Miladi 1075 veya 1076 yılında, kendi boyundan olan insanları ile beraber sayıları 100.000 aileden müteşekkil Ezidi ve Diğer inançlara sahip halkları oradan kaçırarak Sekbanabad ve Kohustan yakınlarındaki "ZORAVA" karyesine yerleşti. Daha sonra Khoy (Xoy) şehrini inşa ederek orayı kendine başkent yaptı. Oğlu "ŞEMS"lakaplı Ebu Muzaffer Emir Cafer Şems-ül Mülk'ü (Şemski Aşiretine adını veren zat) daha 16 yaşında iken tahta çıkarıp, kendisi de günlerini tebriz'de geçirdi.
Şüphe yok ki, sözü edilen Emir İsa ,Allah Yolunda savaşan Mücahidler ve Peygamberlerin övdüğü islam muhafızlarından idi. 66 yaşında vefat eden Emir İsa kendisi için yaptırdığı türbede defnedilmiştir.
Bazı kaynaklara göre Tebriz'de bazı kaynaklara göre de Şam'da defnedildi denilse de, eldeki veriler Tebriz'de defnedildiğini doğrulamaktadır. O zamanın örf ve adetlerine göre Allah ve Peygamber yolunda mücadele eden cihatçılardan olduğu için, Peygamber efendimizin bir sahabeye hediye ettiği ve zamanla Emir isa'nın eline geçen kutsal kılıcı da onunla birlikte defnedildi
Dunbulî tarihi kroniklerinde ortak olarak yer alan bilgilerinden birisi de bir aşiret konfederasyonu olan Dunbulîlerin birçok oymaktan oluştuğunu varsayan bilgidir. Buna göre Dunbulî oymaklarından bazıları şunlardır: Emir Yahya’nın torunları Yahya Dunbulîler, Ebü’l Muzaffer Caʻfer Şemsü’l-Mülûk’ün torunları Şemsikîler, Emir İsa’nın torunları İsabeyliler, Emir Feridun ve Emir Eyübhanî’nin torunları Beyzadeler bunlardan bazılarıdır.
Memedê Kazım.
UYARI: Bu yazının telif hakkı vardır. sosyal medyada paylaşabilirsiniz. Ancak, İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kopyalanması veya başka mecralarda yayınlanması kesinlikle hukuki sorunlara sebebiyet verebilir.
Emir İsa (Sultan Selahaddin Kürdi)
(Selahaddin-i Eyyubi ile karıştırılmamalıdır)
Sultan Selahaddin Kürdi lakabıyla tanınan Emir İsa, Miladi 1056 yılında Diyarbakır eyaletine bağlı Dinbil Kalesi'nde dünyaya gelmiştir. 1122 yılında Tebriz'de vefat etmiştir. Kaynaklara göre, Selçuklu Sultanı Sencer’in çağdaşı olan Emir İsa, Halife Muhammed Şafii lakaplı Emir Yahya Kürd’ün oğludur. Aynı zamanda Ebu Musa-i Sânî (İkinci Musa) ve Malik Salih unvanlarıyla da tanınmıştır. Zamanının önde gelen hükümdarlarından biri olan Emir İsa, yalnızca İslam coğrafyasında değil, farklı kültür ve milletlere ait çeşitli kaynaklarda da adı zikredilen önemli bir şahsiyettir. Dönemin şairleri, onu eserlerinde sıklıkla yüceltmiş, kahramanlıklarını ve adaletini mısralarına konu etmiştir.
Askerî ve Siyasi Faaliyetleri
Tarih-i İhsan el-Kasas adlı esere göre Emir İsa, hükümdarlığı boyunca Frengiler (Haçlılar) ile sürekli savaş halinde olmuş; Suriye, Halep ve Ermenistan gibi bölgelerdeki topraklarından onları sürmüştür. Yönetimi sırasında tamamen bağımsız kalmayı başarmış ve hiçbir dış otoriteye, krala ya da sultana boyun eğmemiştir. Bu yönüyle döneminin istisnai liderlerinden biri olmuştur.
Göç ve Yeni Başkent
Emir İsa’nın asıl ikametgahı Dinbil Kalesi olmakla birlikte, Selçuklu baskısı, şiddetli bir deprem felaketi ve iklim koşullarının neden olduğu büyük kıtlık gibi etkenler nedeniyle 1075 veya 1076 yılında, kendi kavminden olan topluluklarla birlikte göç etmek zorunda kalmıştır. Bu göç, yaklaşık 100.000 aileyi kapsamaktadır. Ezidi inancına mensup topluluklar ve farklı inançlardan halklarla birlikte, Sekbanabad ve Kohustan civarındaki "Zorava" köyüne yerleşmiştir. Ardından Khoy (Xoy) şehrini inşa ederek burayı başkent ilan etmiştir.
Henüz 16 yaşında olan oğlu, “Şems” lakaplı Ebu Muzaffer Emir Cafer Şemsü’l-Mülk’ü tahta çıkaran Emir İsa, hükümdarlığın idaresini oğluna devrettikten sonra hayatının geri kalanını Tebriz'de geçirmiştir. Şemsü’l-Mülk, daha sonra "Şemski" aşiretine adını veren kişi olarak da anılacaktır.
İnanç ve Miras
Şüphe yoktur ki Emir İsa, Halk arasında Allah yolunda mücadele eden mücahitlerden biri olup, İslam'ın koruyucularından biri olarak kabul edilmiştir. 66 yaşında vefat eden Emir İsa, sağlığında kendisi için inşa ettirdiği türbeye defnedilmiştir.
Bazı rivayetlerde Şam’da defnedildiği iddia edilse de, mevcut tarihi ve arkeolojik veriler onun Tebriz'de toprağa verildiğini doğrulamaktadır. O dönemin örf ve adetlerine uygun olarak, Allah ve Peygamber yolunda mücadele eden bir savaşçı olduğu için, Peygamber Efendimiz'in bir sahabeye hediye ettiği ve zamanla Emir İsa'nın eline geçmiş olan kutsal kılıç da naaşıyla birlikte gömüldüğü rivayet edilmektedir.
Dunbulî Aşireti ve Mirası
Dunbulî tarihi kroniklerinde ortak olarak yer alan bilgilere göre, Emir İsa'nın bağlı bulunduğu Dunbulîler, bir aşiret konfederasyonudur ve birçok oymaktan oluşmaktadır. Bu oymaklardan bazıları şunlardır:
Emir Musa Bin Yahya Bermekinin soyundan olanlara Musabeglular,
-
Emir Yahya’nın torunları olan Yahya Dunbulîler,
-
Ebu’l Muzaffer Cafer Şemsü’l-Mülk’ün soyundan gelen Şemskîler,
-
Emir İsa’nın torunları İsabeyliler,
-
Emir Feridun ve Emir Eyübhanî’nin torunları Beyzadeler.
Bu yapılar, sadece tarihi kimlikler değil; aynı zamanda bölgenin siyasi ve sosyal örgütlenmesinde de önemli rol oynamışlardır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder