Tarih kaynakları ile başta şerefname olmak üzere diğer bütün argumanlar da yapılan araştırmalarda Dilxeranlılar Sılemani yani Silvan (Meyafarqin) yöresinde yaşayan ve Emevilerin egemenliği altındaki bir aşiret olarak karşımıza çıkmaktadır. Sılemani sözcüğü soylarının Mervanoğulları Sultanlarından Süleyman Bin Abdulmelik’ e dayandırılmasında gelmektedir. Bu topluluk sekiz esas guruptan meydana gelmekteydi. Bu aşiretler Banuki, Hevédi, Dılxéran, Bociyan Zilan ,Besyan,Zıkziyan ve Brazan aşiretlerinden müteşekkildi. Farqin ve Diyarbakırın Şengalden gelen kadim sahiplerinden Bekiranlılarda tarih boyunca hem dılxeranlılara hemde Şemskanlılara hep yakın durmuşlar ve ilişkileri hep devam etmiştir. Şafii mezhebine bağlı olmasına rağmen bir kısmı sonradan Yezidiliği tercih etmişlerdi. Bunun nedeni de Bu kavimlerin bazılarının ilk dinlerinin Zerdüştlük olmasıydı. Bilindiği gibi Yezidilik Zerdüştlüğün devamı olarak kabul edilmektedir.
Abbasilerin Mısır ve Şamda mervanileri dağıtmasından
sonra bu aşiretler , en güçlüleri Banukiler olmak üzere tekrar Mervanın etrafında toplanarak güçlerini birleştirip yeniden yapılandılar.
Söz konusu aşiretler
tekrardan uzun süre bir arada yaşamaya başladırlar, ancak Fars
savaşlarının başlaması ile Hükümdarlar
fırsat bilip halka zulm etmeye ve ağır
vergiler koymaya başladılar. Bu durum Yavuz Sultan Selimin Çaldıran savaşını
kazanarak bütün beylik mirlik ve diğer kürt
aşiretlerin Osmanlıya bağlamasına kadar devam etti.
Safevilerin
Osmanlıya yenilmesinden sonra Şiilerin Ağrı, van, Erzurum Kars ve Muş gibi
illerden çekilmesi ile boşalan tarım ve ticaret alanları cazip hale geldi. Ve
1520 li yıllarda Şehsuvar adlı bir
Besiyanlı Beyinin çabaları ile Banuki,
Hevédi,Dılxéran, Bociyan Zilan ,Besyan,Zıkziyan ve Brazan aşiretlerin bir
kısmı göç ederek ağırlıklı olarak
Doğubeyazıt olmak üzere göç ettiler.
Dılxeranlılar sonrasında Erivan, Elegez cıvarı, Ağırlıklı olarak Kars, Digor,
Muş , Ağrı Erzurum ve diğer bir çok il ve ilçelere dağıldılar.
Şemskianlılara
gelince,Dılxeranlılar ile akrabalık bağları olduğu kesin değildir.. Şayet
arabalık olsa bile, belgesiz ve sözlü beyanlara göre ne zaman ve nere de
ayrıldıkları hakkında net bir bilgi yoktur. Başka bazı rivayetlere göre üç kardeş arasındaki bir
kız meselesi yüzünden daha İranın Xoy veya Irak içlerinde iken ayrıldıkları
anlatılmaktadır. Ancak bu bilgiler mesnetsiz ve tamamen kulaktan dolma
bilgilere dayanmakta olup gerçeklik payı yoktur.
Dılxeranlıların Mervanilerin Diyarbakırı başkent olarak ilan etmeleri ile
Silvan(Meyafarqine geldiklerini, Şemsikanlıların ise 1330 yıllarda Moğol
istilasından kaçarak Ömeriye
Ceziresi,Hasankeyf , Hakkari ve Mardin
beyliklerine sığındıkları ve Botan Mirlerinin Begler kolunu teşkil ettiklerini rivayet etmektedir. Bilindiği gibi Botan
mirliği Şéxé Mireka , Miré azizan ve Miri beg’a olarak üç bölümden
oluşmaktadır. Şemsikanlıların Doğu Beyazıta gelmelerive Zorava (Somkaya) köyünü inşa etmeleri ise
1650 ile 1670 yılları arasında Botan Mirini
öldürdüklerinden baskılara
dayanamadıkları için kaçtıklarını ve
yerleştikleri yerdeki Beyleri Mele Şemseddin’in Himayesinde yeni bir oluşuma
gidilerek Şemsikan ismini aldıklarını
kabul edilse de bu bu bilgi de doğru değildir. Zira Zoravaya göç olayı,Hacı
Şemseddin zamanında değil, Şemski Aşiretine adını veren Ebu Muzaffer şems-ül Mülk (Şems) Cafer’in
babası Emir Ebubekir lakaplı İsa bey zamanında 1075 yılında, Mahiyetindeki
Kürt, Yezidi ve diğer halklardan müteşekkil 100.000 hane ile beraber Sekbanabad’a bağlı zorava karyesine yerleşmelerinden ibarettir.
Özet olarak,
Dıxeyranlar Süleymani Aşiret gurubundan olup Emevi Devletinin Bakiyelerinden
olan aşiretlerdendir. Şemskanlılar ise Abbasi İmparatorluğunun önemli vezirlerinden
Ünlü Bermeki Hanedanının soyundandır.
Yani iki farklı halk olarak tarih
kayıtlarında yer almaktadır. Üstelik
Dılxeyranların Mensubu olduğu Emevileri, Şemskanlıların idari olarak mensup
olduğu Abbasiler Eba müslüm-ü Horasani’nin desteği ile M.S 750 yılında ortadan kaldırmışlardır.
Özellikle
Digorun Naxşıvan Merweng , qaso ve
qazmin köylerindeki dilxeranlılar ile Şemsikanlıların çokyakın ilişki ve
dostluklar içinde olmaları dikkat çekicidir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder